Lise arkadaşım Bilal Yılmaz’dan duyduğum ve çok sevindiğim bir projeden bahsedeceğim sizlere bugün. “Likya Yolu Dinlenme Tesisleri!”
Dünyanın en uzun ikinci yürüyüş yolu olan 509 km. Likya Yolu’nun canlandırılması, turizme kazandırılması ve turizmin 12 aya yayılması kapsamında devlet, özel sektör ve sivil toplum kuruluşları ile birlikte çalışma içerisindeler. Mevcut yolların iyileştirilmesi, uluslar arası standartlarda işaretlenmesi, seyahatname ve tarih kitaplarından yeni yolların bulunması gibi çalışmaları kapsayan bu projede arzu edenlerin bu yol güzergâhında konaklayabilmeleri için günlük yürüyüş mesafelerinde tesisler inşa etmek de var. Bu otantik ortamda, tarih ve doğa kokan yürüyüşün atmosferini dağıtmamak adına yapılması planlanan güzel bir çalışma. Ayrıca bu proje ile hem tarihi alanların hem de orman alanlarının kontrolü de yapılacak… Hani bir reklâm vardır ya: “Kontrolsüz güç, güç değildir!” diye. Devlet bu sayede kontrolörlük görevini de kolaylaştırmış olacaktır.
Esasen de bu antik Likya Yolu güzergâhında konaklamak isteyen, şehrin gürültüsüne dâhil olup hissiyatını bölmek istemeyenler için güvenli, temiz, çevre ile uyumlu, dingin, natürel tesisler inşa etmek kulağa ve göze hoş geliyor. Hatta bu güzergâhta özel mülkü olanlar yatırımlarına şimdiden başlamışlar bile… Orman İşletmesine ait olan yerlerde de devlet bu dinlenme tesislerini inşa ederek gözetleme, kontrol görevlerinin de yapmak kaidesiyle işletmecilere ihale edebilir.
Şayet bu noktalar belirlenir ve harita üzerine işaretlenir ise tatilini planlayanlar için de karar verme sürecini etkileyecektir. Yoksa yaklaşık 10 günlük yürüyüş sürecinde her gün sırt çantasına kilogramlarca su ve yiyecek bulup stoklamak ve onların hamallığını yapmak veya araçlarla konaklama merkezlerine her gün taşınmak yerine cebine koyacağı kâğıt banknotlar ve günlük ihtiyaçları ile yürüyüş yapma konforunu yaşatmalıdır benim ülkem. Ancak olumsuzluklar yaşanmaması için hizmet ve ürün standardı getirilerek yek bir fiyat tarifesi de belirlenip ilan edilmelidir. Yoksa “dağ başında nasıl olsa benden başka yok!” deyip kazıklanan turist vakalarını çokça yaşamak zorunda kalırız… Önce tedbir, sonra tekdir…
Bu etkinlikte ülkemiz turizmini uluslar arası alana ve on iki aya taşıyacak lokomotif projelerdendir. En azından ben öyle inanıyorum…
İlyas Torgaç
– Haber Lotus –
HLotus