İdil Tatar dili ve edebiyatı kurucularından Tatar şair Abdullah Tukay [Ğabdulla Tuqay] Kışlavıç-Kazan’da 26 Nisan 1886’da dünyaya geldi. Daha bebekken köy imamı olan babasını, annesini ise dört yaşına geldiği zaman kaybetmiştir. Onun bütün sorumluluğunu akrabaları yüklendi ve zor bir dönemden sonra başka bir köyde yaşayan aileye evlatlık olarak verildi.
Kırlay’da mahalle mektebinde eğitim hayatına başlayan genç yazar, Cayık’ta Buhara usulünde talebe yetiştiren bir Mutiullah medresesinde öğrenime başladı. Aynı zamanda Rus sınıfında eğitim almaya devam etti.
Ali Asgar Osmanov [eniştesi] öldükten sonra medresede küçük çocuklara yönelik dersler vermeye başladı, bunun yanında matbaada mürettiplik yapmaya başladı.Bu sırada Tatar edebiyatına merak saldı ve ciddi olarak çalışmalar yürütmeye başladı. Şark felsefesini, aruz teorisini, Rusça, Başkurtça, Arapça, Farsça, Türkçe konuşan halkların edebiyatlarını incelemeye başladı. Bunları hocası Kâmil Muti’den öğrenirken diğer yandan Arapça ve Türkçe yayınları, gazeteleri takip etti.
İstanbul’dan gelen Türk yenilenme yanlısı Abdülveli vesilesi ile Türkçe ve Fransız edebiyatıyla tanıştı. Kâmil Muti’nin çıkardığı El Asrü Cedit, Fikir gazetelerinde ve Uklar dergisinde yazarlık, dizgici, editörlük görevlerini üstlendi. Sosyal Demokratlar yayın organı olan Uralets gazetesinde dizgici olarak çalıştı [1905].
Daha sonra medreseden ayrılma kararı aldı ve o ana kadar benimsediği hayat tarzına fikri olarak tavır aldı.
İki ciltlik şiir kitabı olan Tukay, siyasi makale ve fıkralar kaleme aldı ve bunun yanında çocuk edebiyatı konusunda duyarlı biri olarak mühim eserler kaleme aldı.
Merve Yezda Bingöl
HLotus