Büyük İskender Tarihin gördüğü nadir devlet adamları ve hükümdarlarındandır hiç şüphesiz. MÖ 336 – MÖ 323 yılları arasında Makedonya kralı ve tarihteki en büyük imparator. 33 yıllık ömründe milyonlarca km karelik ülke sınırlarına erişen nadir komutanlardan.
Dünyanın tarihe geçen bu ünlü devlet adamı, asker ve siyasi kişiliğe duyarsız kalmayacağını ele alarak “Muğla Bodrum’dan başlayarak Karya ve Likya topraklarından geçerek Antalya üzerinden Ankara’ya devam eden” yürüyüş rotası 3–4 il tarafından birlikte organize edilerek, üniversitelerin katılımları sağlanarak turizme kazandırılabilir. Bu hem nitelik yönünden turizme katkı sağlayacak, turizm çeşitliliğine katkı sağlayacak, hem de turist çeşitliliğini arttıracak diye düşünüyorum.
“MÖ 333 ilkbaharında Akdeniz kıyı yolunu izleyerek Perge’ye ulaştı. Söylenceye göre Frigya’dan geçerken, Asya’ya hükmedecek kişinin çözebileceğine inanılan Gordion düğümünü kesti. Gordion’dan Ankara’ya yöneldi, oradan da Kapadokya ve Kilikya Kapıları (Kilikiai pilai; bugün Gülek Boğazı) üzerinden güneye indi.” http://tr.wikipedia.org/wiki/III._Aleksandros
Kayıtlarda geçen bu bilgiye dayanarak “Turizm Haftası” programında il valilikleri ve ilçe kaymakamlıkları, üniversiteler, belediyeler ve sivil toplum kuruluşları bir birlik oluşturularak birbirleri ile bağlantılı olarak “19 Mayıs’ta Samsun’dan başlayarak Ankara’ya maratoncuların taşıdığı toprak” gibi birbirleri ile organizeli “İSKENDER YOLU” programı gerçekleştirilebilir.
NE FAYDASI OLACAK?
Ne faydası olacak? Diyenler mutlaka olacaktır. “İskender’in takip ettiği yol üzerinde bulunan “Antik Şehirleri” ni turizme kazandırmak gibi bir amacınız yoksa” evet bir faydası olmaz! Ama “ben bu şehirleri turizme kazandıracağım, 12 ay turizm yapıp para kazanacağım! Kültür turizmini canlandıracağım!” derseniz faydası çok… Tanıtım turizmin baş aktörüdür… Doğrusu da odur…
İlyas Torgaç
– Haber Lotus –
HLotus