Kaş’ta turizmi on iki aya yaymanın bence en önemli adımı bir “Likya Müzesi” yapmaktır. Çünkü bu yarımadada 54 adet antik şehir vardır. 23 oy hakkı olan Likya Şehirlerinde 3 oy hakkına sahip olan 6 şehirden 4’ü Kaş sınırları içindedir.
Olaya bir de şu yönüyle bakalım: 250 yıldır bu topraklardaki tarihi eserler sandıklara doldurularak gemilerle Avrupa’ya taşınmamış mıdır? Buralardan Gemileler taşıdıkları eserleri devlet büyüklerinin isimlerine yaptıkları müze binaları içine koyup bir defalık maliyet ile her yıl milyarlarca gelir elde etmiyorlar mı? Bu işler esas mevkiinden kilometrelerce uzaklıkta yapılıyor ve birçok ülkenin gelirinden daha fazla para kazanılıyorsa biz neden yapmayalım?
Bu düşünceden yola çıkarak Kaş’a bir “Likya Müzesi” kazandırmanın zamanı çoktan gelmiştir. Söylentilere bakarak iki bin yıllık taş yapıları dinamitle yok etmekten bir an önce vazgeçerek esas hazineyi hayatımıza dâhil edelim ve toplum olarak zenginliğimize zenginlik katalım.
Sadece bir örnek vermeme müsaade ediniz lütfen! Fransa’nın “Louvre Müzesi”nden yıllık geliri 40 milyar doların üzerindedir. Bunu bilmem kaç tonluk demirden yaptığı “Eiffel Kulesi” ve alışverişin merkezi haline getirdiği “Şanzelize Caddesi” ile tamamlayarak cazibe merkezi yaparak başarmıştır. Türkiye’nin 2012 yıllı turizm geliri ise 784 bin km2 de 33 milyar dolardır.
Sanırım meramımı anlatabildim!
İlyas Torgaç
– Haber Lotus –
HLotus