Türkiye’de Üniversite harçları 2010 yılı i’tibâriyle en düşük 71 tl (açıköğretim), en yüksek 591 tl imiş. Rakamlara dikkat edin şimdi çok basit bir hesap yapacağız. Toplam yüksek öğrenim öğrenci sayımız ise 3 milyonmuş. Şimdi Türkiye cumhuriyeti devletinin öğrencilerden topladığı harç miktarının toplamını bu verilerle tahmîn etmeye çalışalım. Her yüksek öğrenim öğrencisini tıp fakültesinde okuyor farzedersek ,devletin kasasına giren 1 milyar 800 tl civarı bir toplama ulaşıyoruz. Muhtemelen gerçek rakam, 1 milyar tlnin altındadır.
Bu alınan paranın aslında büyük de bir maliyeti var. Her bir öğrencinin yalan yanlış hesab edilmiş devlete olan maliyetinden bahsetmiyorum. Öğrencilerin devlete maliyetini hesâb ettiğini zannedip, az da olsa devletin öğrenciden para alması gerektiğini savunan liberal kroluktan da bahsetmiyorum. Alınan harçların maddî-manevî maliyetinden bahsediyorum…Yıllık 1 milyar lira kazancın karşısında saymakla bitmez, hesabı da yapılamaz birçok zarar var. Bazı öğrencilerin sayısız çeşitlilikte ve hepsinin kökü parasızlığa dayanan sayısız trajedileri, İktidar partisinin oy ve karizma kaybı, foşur foşur boca edilen biber gazı maliyetleri, kel kafalara atılan yumurta maliyetleri, televizyon kanallarında laf ola beri gele gevezelikler, zevzeklikler yani zamân kayıpları, 200 yıldır aynı yöntemlerle çalışan darbe organizatörlerinin gereksiz yere heycanlanmaları…
15 aralık 2010 salı günü helikopter ihalesi için bir zirve gerçekleşti. Başta silahlı kuvvetler olmak üzre içişleri bakanlığı ve emniyet,, halkımızın baş vekilinden 83 adet helikopter talep etmişti. 83 adet Helikopterin halkımıza maddî maliyetini yazıyorum. Lütfen dikkat edin… 4 milyar dolar… Bu rakam,, Zengini ile fakiri ile bütün üniversite öğrencilerimizin 4 yıllık harç tutarı. Ödeme güçlüğü çekmeyenleri ayıklayabilirseniz, tahminen ödeme güçlüğü çeken bütün öğrencilerimizin 10 yıllık harç parası… Bu ihâle sâdece 83 adet helikopter ihalesi… Tank, uçak, yer savunma sistemleri hâriç.
Başvekilin veyâ hükümetin, 83 helikoptere karşılık 4 milyar tl yi cengâverce tereddütsüz vermesi neye benziyor biliyor musunuz. İt gibi çalışılıp çok uzun zamânda kazanılmış bir paranın hevâ ve şehvet aşkına bi ânda fedâ edilmesine…
Emekli edilmesi başarılmış devlet memuru bir general bu helikopterler ile izcilik yapmış, piknik ve av partileri düzenlemişti. Nası yanî dediğinizi duydum. Şöyle yanî; devlet memuru komutan helikopterde seyir halinde, aşağıda geyik sürüsü, geyik sürüsü gürültüden mertçe kaçıyor. Helikopterden geyik veyâ geyiklere ateş ediliyor.
Bundan yaklaşık onbeş sene önce başkentin göbeğinde Keçiören semtinde Fevziatlıoğlu İlkokulunun bahçe duvarının bitiminin hemen üstünde bir şova tanık olmuştum.. Tek bir askeri helikopter, yere inanılmaz yakın mesafede, hollywood filmlerinden fırlamış gibi çok tehlikeli hareketler yapmıştı. Meselâ, bir apartman boyu mesâfede pike vaziyetinde asılı duruyordu. Kimse bunun bir şhow olduğunun farkında değil korkuyla donmuş izliyordu. Uzatmayalım, sonradan öğrendik ki devlet memurumuz bütün bunları bir kız için yapıyormuş.
Sayın baş vekil, sonuçta kesinlikle yahudinin cebine girecek parayı, o paranın gerçek sâhibi gençlerimize yöneltin, yahudiye değil gençlerimize yatırım yapın. Değerli vaktinizin çoğunu konuşmalara ayırmaktan vazgeçin. İrâde koyun… Rahmânî projeler üretin, şeytânîlerin yollarını kesin,, helikopter ihâlesinden vazgeçmek, harçlardan vazgeçmek, gençlerimize yatırım yapmak gibi konularda irâde koyun. Hiç bir konuda ergenekonculara fırsat vermeyin. Onların 200 yıldır halkımızı boğmasından ders ve taktik alın.
Tam Bu yazıyı hazırlarken, televizyonda ilginç bir haber geçiyordu. Meclis lokantasına dudak uçuklatan oranda zamlar yapılmış. Dudak uçuklatan Ortalama zam oranı; yüzde yüz… Dil ısırtacak netîce ise bir tatlının fiyatının 50 kuruştan bir lira olması. Yemeklerin en enfesi de maksimum 2,5 liraymış. Vekiller muzdarip. Nerden tesâdüf ettirdiyse bahçede öyle bir vekile mikrofonu uzattı ki, vekil artık lokantada meyve fiyâtının yüksek olmasından şikayet ederek meyve yemediğini, marketten meyve alıp meclis odasındaki buzdolabına koyup ordan tedarik ettiğinden falan bahsetti.
İt iziyle at izinin birbirine karıştığı şu ortam ve şu zamânda gel de öğrencilere hak verme…
Ali Aytaç Şenol
– Haber Lotus –
HLotus
henüz yorum yokmuş.Hadi öyleyse ben bismillah diyeyim.
Ağzına sağlık kardeşim.Ergenekonun karşıtlarına,karşıtlarının da Ergenekon kesimine tehdit olarak algılatılması,ve her iki kesimin de karşıtlarının eline dünyalar dolusu koz vermiş olması insanımızın doğru siyasi tercihlerde bulunmasının önünde en büyük engel.Öğrenci harçları bu engelin oluştuduğu sıradağlar gibi uzayıp giden sorunlar yığınından sadece küçük bir parça.Aklını başına toplamayan toplumlar bunda ısrar ettikleri sürece yaptıklarının bedelini tıpkı tepelerinden inen fosfor bombalarının altında kömür haline gelen Gazzeliler gibi çok daha büyük fecaatlerle ödeyecekler (Allah korusun!).