Şair Málaga’nın büyük etkisi altında kalan ve bu etkiyi şiirlerine yansıtan İspanyol şair Vicente Aleixandre, Madrid Üniveriste’sinde ekonomi bölümünü bitirmiştir. Ticaret Üniversitesi’nde yardımcı öğretim görevliliği yaptığı zamanlarda bir çeşit böbrek veremine yakalandı. Ancak bu hastalık onun hayatını baştan aşağı değiştirecekti. Hastalığın nadir bir tür olması ve tedaviye cevap vermemesi, görevini bırakmaasına sebep olurken ailesinin yanına gitmesine neden oldu.
Hastalığı biraz iyileşmeye başlayınca şiirlerini kaleme almaya başladı. Şiir yazmak en başta onun için gerçeküstü bir etki üzerine bina edilmiş bir eylem olarak niteleniyordu. Fakat daha sonra insan dayanışmasına vurgu yapan eserler inşa etmeye başladı. Onun bu insancıl yapısı, şiirlerin karakteristik özelliğini oluşturmaktadır. Sıklıkla Madrid’e giden şair, meslektaşları ile görüşüyordu.
Ambito adlı kitabı 1928’de yayımlandı. Okurlar ve eleştirmenler tarafından çok beğenilen kitap üst bir başarı kazandı. Bu kitap onun için bir dönüm noktası kadar önem taşıyordu; devam eden yazma vetiresi ve farklı tarzı sebebi ile Yenilikçi İspanyol Şiir Akımı’nın bir üyesi olarak kabul gördü ve akımın diğer bir üyeleri olan F. Garcia Lorca, Pedro Salinas gibi yeteneklerle arkadaşlık kurdu. Bu genç şairlere 1927 Kuşağı denilecekti.
Peki bu genç şairleri diğer İspanyol şairlerinden ayıran özellik nedir, diye sorarsanız, kişisel duygular, rutin yaşam, bedensel aşk gibi konuları ele almaları cevabıyla karşılaşmanız işten bile değildir.
Kötü bir talih olan İspanyol Savaşı sırasında bu Kuşak’tan birçok Kalem ülkeyiş terk ederken Aleixandre vatanını terk etmeyenler arasındaydı. O, kalmayı tercşh ederken General Franco yönetimi ile kalemi ile mücadele etmeyi tercih etti: sansürle savaştı. Özgürlüğüne el koyulan cumhuriyetçilerin hürriyeti için yürüyüşlere katıldı, yaptığı bütün eylemler onun yasaklanmasına sebep oldu.
Bu istibdat yönetimi değişime uğrayınca normal hayatına geri dönen Vicente şiirlerini neşretmeye devam etti. Talihsizliği yine hastalığı ile birlikte nüksetti. Kötüye giden durumu yüzünden ailesiyle yaşamaya karar verdi. Güzel bir gelişme oldu ve İspanya Kraliyet Dil Akademisi’nin üyesi olarak seçildi [1950]. 63, 69 ve 75 yılında başka ödüller alırken 1977’de Nobel Edebiyat Ödülü almaya layık görüldü. Hastalığı ağırlaşan şairin yerine ödülü arkadaşı J.J.Pardon aldı ve Aleixandre 1984’te hayata veda etti.
O, bu ödüle; dünyada ve çağdaş toplumda insanlığın yüz yüze geldiği –en başta trajediyi- durumları anlatması, İspanyol şiir geleneğine yön veren bir uslup sergilemesi ve yaratıcılığı vesilesiyle hak kazanmıştı.
Merve Yezda Bingöl
HLotus