Demre antik Likya’nın 3 oy hakkı olan 6 büyük şehrinde birisidir. Aynı zamanda Olimpos’tan sonra Likya şehirlerinin toplandığı merkezden dışarıda kalan ikinci kenttir.
Noel Baba’nın mezarının burada olması ayrı bir değer kazandırmış olması da cabasıdır. Ayrıca bu kent, havzada üretilen ve bu merkeze yakın yaylalarda üretilen mahsulün de gemilerle Çayağzı (Andriace) Limanı’ndan Akdeniz’deki diğer limanlara gönderildiği bir ticaret üssüydü.
Devir değişmiş ve bu işlek limanlardan biri olan Demre de işlerliğini zamanla kaybetmiş ve o şaşaalı dönemini yitirmiştir. İlgisizlik, savaşlar, doğa olayları her biri ayrı ayrı üzerine toprak atmış ve günümüzde yarı toprak altında yarı toprak üstünde bu güne kadar gelebilmişlerdir. Ancak bu kadar uyku onlar için de bizler için de yeterlidir. Artık uyanma vaktidir ve toprak altında kalan bu hazineler uygun bir bina içine alınarak meraklı gözlerin ilgisine sunulmalıdır. Sunumun yapılması için gerekli olan yapının ismi: MÜZE’dir.
Üst düzey bürokratlardan aldığım bilgiye göre Likya döneminin önemli “Bilicilik” merkezi olan Soura Antik kentinin Müze olarak düzenlenmesi fikri daha sonra revizyona uğrayarak bu bölgedeki en büyük silo olan Çayağzı (Andriace) Tahıl Ambarı [Granium ya da Horreum] maliyet ve ziyaret konularındaki artıları ön plana çıkartılarak Müze olarak düzenlenmiştir. Büyük oranda biten çalışmalar sonunda çatı kısmının kapatılması ile birlikte hizmete girecektir. Böylelikle Fethiye – Antalya arasındaki yaklaşık 320 kilometrelik alanda yapılan ilk müze olma özelliğini de üzerinde taşıyacaktır.
Müzeciliğin en karlı turizm yatırımlarından biri olduğu gerçeği su götürmez. Yapacağınız bir bina, kuracağınız donanımdan sonra yeterli sayıda idari, teknik ve güvenlik personelinin statik giderleri ile sürekli bir gelir akış sistemi kuruyorsunuz. Yani sabit maliyet ile sürekli artan gelire sahip bir mekanizma kuruyorsunuz. Bundan daha karlı ne olabilir? Ama maalesef Likya Birliğine başkentlik yapmış Patara, Xanthos gibi 3 oy hakkı olan bu şehirlere “Müze” yapmak gibi bir girişim hala da yoktur.
İlyas Torgaç
– Haber Lotus –
HLotus