Ana Sayfa > Türk Felsefesi

Bir nefes felsefe 34: Türk felsefesi ifadesi “ayrıksı”mı?

Seyrettiğim dizilerde, bölüm başında önceki süreç hakkında kısa bir tanıtım olur ya, ben de öyle yapayım müsaadenizle. Bir Nefes Felsefe yazı dizisinin bitimini 19 Mayıs günü yaparak, Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı’mızın “kut”lu olmasına vesile olması dileğimizi ileteyim. Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran iradenin niçin Anadolu’ya çekilerek bir devlet kurmayı tercih ettiğini,

Tamamını Oku

Bir nefes felsefe 33: Türkiye Cumhuriyetine aidiyet hissetmenin temeli olarak Türk felsefesi

Türk tarihi ve coğrafyasında Türk düşüncesi ve Türk kültürünü dünyaya evrensel mesajlar verecek bir güçte felsefenin diliyle anlatımını, bu anlamda Türkiye Cumhuriyeti ile başlatmak tutarlıdır. Çünkü Türk Felsefesinin, Türkçe felsefenin resmi olarak başlangıcı Türkiye için bir varlık, Türk kültürü için bir etkinlik ve yaygınlık kazanması resmi olarak Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşuyladır. Türk

Tamamını Oku

Bir nefes felsefe 25: Türkler Farsçayı resmî dil olarak kullanırken nasıl Türkçe felsefe yapabilirler ki!

Türkistan/Atayurt ve Türkiye/Anayurt irtibatının kültürel temellerini Felsefeyi Anadolu’da Yeniden Yurtlandırmak projesi açısından okuyarak, Türkçe Felsefe ve Türk Felsefesini genel felsefe tarihi içindeki yerini tespit etmeye çalışıyoruz, malumunuz. Bize göre, Türkçe felsefenin gelişim sürecini incelemeye başlamayı XI. yüzyıldan sonra Anadolu bölgesinde Oğuzlar tarafından kurulup geliştirilmiş olan Türk yazı diliyle olacaktır. Batı

Tamamını Oku

Bir nefes felsefe 24: Felsefeyi Anadolu’da yurtlandırmayı cumhurbaşkanlığı forsu üzerinden okumak

Selçuklu-Osmanlı ve Türkiye Cumhuriyeti kültürel sürekliliğinin takip edilmesi, İslam dünyasında Arap ve Fars Aklının ortaya koyduğu dini tasavvurların dışında gelişen Türk Aklı ve Müslümanlık tasavvurunu anlamak ve güncellemek için önemlidir. Biz, bu sürecin Selçuklu Sultanları Tuğrul Bey, Sultan Alparslan ile başladığını, Osmanlı Devletinin kurucu beyi Osman ile farklı bir siyasal

Tamamını Oku

Bir nefes felsefe 23: İslam felsefesinin özgünlüğü ve Türkistan-Türkiye (Anadolu) hattındaki izdüşümleri

Bu yazı serisini okuyanlar İslam felsefesinin özgünlüğünü Meşşâî -İşrâkî  ve Ekberi öğretiler sürekliliğinde Çorum İlahiyat Fakültesinde okurken sizlerle de paylaştığımızı biliyor. 6 Şubat 20023 tarihinde  Suriye, Lübnan ve Anadolu’nun bir kısmını etkileyen elim deprem sonrasında ara tatilde uzadı malum. Bu vesileyle vefat edenlere rahmet, yaralananlara acil şifalar diliyor ve Mevla’mızdan

Tamamını Oku

Bir nefes felsefe 22: Türk metafiziğinin İslam öncesi temelleri

Bir önceki yazıda “Arap-Fars ve Türk Aklı ve Müslümanlık Tasavvurları” bağlamındaİslamiyet ve sonrasını Arap-Fars ve Türk Akıllarının ortaya koyduğu müslümanlık tasavvurları olarak incelediğimizi belirtmiştik.  Türk Rönesansı/Aydınlanmasının 11. Asırdan itibaren de (1050) başlayıp,  XVI. asırda kadar devam ettiği vurgusu yapılmıştı. İslam daha doğrusu Hz. Adem’den itibaren gönderilen ilahi mesajların sonuncusunu getiren Hz.

Tamamını Oku

Bir nefes felsefe 21: Türk rönesansı ve metafizik temelleri

“Bir Nefes Felsefe” bağlamında bir seri metafizik okumaları yaptık malumunuz. Farabi ve ibn Sina ile felsefe-i ula çerçevesinde metafizik okumaların yerini ana hatlarıyla hatırladık.  İslam felsefesinin kurucu filozofu olan Farabi’yi merkeze alarak Türkistan/atayurt-Türkiye/anayurt irtibatının kültürel kodlarını Felsefeyi Anadolu’da Yeniden Yurtlandırma çabası olarak görüyoruz.  Meşşai-İşraki-Ekberi Gelenek (Vahdet-i Vucud) öğretilerini “Varlığın Birliği”nin farklı

Tamamını Oku

Türkçeyi bir bilim ve felsefe dili yapmak

Dünyada en uzun ömürlü tek hanedanlı devlet olan Osmanlı, 1789 Fransız İhtilali ile siyasi, iktisadi, ictimai alanda değişen dünya paradigmasına uyum sağlamak için Üç Tarz-ı Siyeseti kademeli olarak devreye soktu. En sonunda 1899 yılında basılan harita da bile Türkiye diye gösterilen Anadolu’da yeni bir devlet kuruldu. 9 Mart 1920'de bu

Tamamını Oku

Prof. Dr. Mevlüt Uyanık ile Röportaj (4): Bir Türk Felsefesinin İmkanı

Soru 4. Türk düşüncesini felsefenin diliyle anlatmak” için ya da daha müşahhas bir ifadeyle “Türk Felsefesi’ni  hayata geçirmek” için hakim kılınacak bir metodoloji olabilir mi? Bu metodolojiden bir “ideoloji” oluşturulabilir mi? Birçok alanda yeni krizlerle karşı karşıya olan insanımızı mutlu ve müreffeh kılacak, huzura kavuşturabilecek yeni bir bilgi, bilim ve medeniyet

Tamamını Oku

Prof. Dr. Mevlüt Uyanık ile Röportaj (3): Bir Türk Felsefesinin İmkanı

Soru 3. “Türk Felsefesi”nin temel prensipleri ve teklif ettiği değerleri neler olabilir ya da olmalıdır? Öncelikle İslam, Türk ve Felsefe kavramlarından ne anladığımı arz edeyim. Malum, kavram bir nesnenin zihinsel tasavvurudur.  Felsefe; varlık, bilgi ve değer alanlarıyla ilgili sorunları rasyonel ve eleştirel yöntemlerle müzakere ederek sistematik, tutarlı bilgiler üreten faaliyetlerin tamamını

Tamamını Oku

Prof. Dr. Mevlüt Uyanık ile Röportaj (2): Bir Türk Felsefesinin İmkanı

Soru 2. Türk tarihi ve coğrafyasında, eski zamanlardan bugüne devamlılık halindeki Türk düşüncesi ve Türk kültürünü, bizim için yerel amaçla ama dünyaya da evrensel mesajlar verebilecek güçte felsefenin diliyle anlatmak mümkün müdür?  Bu noktada bir “Türk Felsefesi” öne sürmek mümkün olabilir mi?    -Tabii ki, Felsefeyi Anadolu’da Yeniden Yurtlandırmak projesinin amacı tam

Tamamını Oku

Prof. Dr. Mevlüt Uyanık ile Röportaj (1): Bir Türk Felsefesinin İmkanı

Soru 1.  Felsefe yaparken genel olarak bütün arayışların temelinde “varlık fikri / varlık anlayışı” olduğu kabul edilir. Özgün “varlık anlayışı” na dayanarak insanlığa yön veren dünya görüşlerinin bir felsefeden yola çıktığını söyleyebilir miyiz? Bir diğer ifadeyle bir felsefi anlayışın bir “dünya görüşü” oluşturabilme imkânı olur mu?   -Evet öncelikle bilgelik/hikmet arayışının serencamını ifade

Tamamını Oku